16 Aralık 2011 Cuma

SUÇLULUK ÜZERİNE KISA BİR FİLM

SAHNE:1  GÜNDÜZ- SELİM, CEREN- HAPİSHANE KAPISI

Selim hapishane kapısından çıkar. Kaldırımda bakınır sağına soluna, Ceren’i görür. Bir tarafa doğru yürümeye başlar. Ceren arkasından gider.

SAHNE:2  GÜNDÜZ- SELİM, ceren- TREN GARI

Selim ve ceren tren garına girer. Tren garına dair ayrıntılar gösterilir. Trene binerler. (ya da sadece selim önde ceren arkada yolda yürümektedirler.)

Buralarda sinegöz ayrıntılar kullanılabilir.

SAHNE:3  AKŞAM- SELİM, CEREN- EV

Ceren kapıyı açar. Selim içeri girer. Ceren arkasından girer. Selim’e bakmaktadır. Selim bavulunu koridora bırakır. Şöyle bir kafasını kaldırıp koridora bakar. Çocuk odasına gider. Kendisini odaya kilitler. Kilit sesi duyulur.
Ceren öylece kalmıştır koridorda. Arkasından gider. Kapıyı açmak ister, kapı kilitlidir. Kapıyı çalar. Ses gelmez. Ceren geri döner bir- iki defa çaldıktan sonra.

SAHNE:4  GÜNDÜZ- CEREN- MUTFAK

Ocaktaki demlik kaynamaktadır.
Ceren uyukladığı mutfak masasından kalkar. Çayı demler.
Bir tepsiye kahvaltılık bir şeyler koyar.
Tepsiyle Selim’in kapısına gelir. Kapıyı çalar. İçerden yine ses gelmez. Tekrar çalar. Ses gelmeyince tepsiyi kapıya bırakıp gider.

SAHNE:5  GÜNDÜZ- CEREN- BALKON

Ceren balkona gelir. Dışarıyı seyreder.
Çocuklar oynamaktadır. Tebessüm eder. (sadece etrafına da bakınabilir. Sigara içmektedir.)

SAHNE:6  AKŞAM- CEREN- OTURMA ODASI

Tv gösterilir.
Ceren oturma odasındadır, tv izlemektedir. (Kamera bavulun arkasında, koridordadır. Tv görülmez.) Gözüne bavul takılır. Oturduğu yerden bakar bavula, tereddüt vardır yüzünde. Kalkar çocuk odasına gider.

SAHNE:7  AKŞAM- CEREN, SELİM- KORİDOR

Ceren koridorun ışığını açar. Kapıyı çalar.
Tepsi aynen durmaktadır. Bir- iki kez daha çalar kapıyı. Kapı aralanır. Selim yerde oturmaktadır. Kapı aralığından sadece gözü görülmektedir. Ceren de oturur yere, aralığa yakın bir şekilde. Selim’in gözü kızarmıştır. Selim elini uzatır, ceren’in yanağını okşar. Ceren uzaklaşır biraz, kafasını diğer tarafa çevirir. Selim elini yine uzatır. Ceren yine uzayklaşır. Selim elini indirir.



SAHNE:8  SABAH- CEREN- KORİDOR

Sabah Ceren çocuk odasının kapısının önünde uyanır. Kapı kapalıdır.

SAHNE:9 SABAH- CEREN- MUTFAK

Mutfağa gelir. Çay koyar. Boynunu ovuşturur. Dolabı açar. Masaya kahvaltılık çıkarır. Sandalyeye yönelir.

Sandalyeye oturur. (Kadraj: kamera koridorda. Ceren ve bavul kadrajdadır. Ceren tezgahtan taraftaki sandalyeye oturur.) Bavula bakar. Çaydanlığın devrilme sesi gelir. Bunun üzerine telaşla kalkıp çaydanlığa bakar. (kadraj aynıdır. Çaydanlık görülmez, çaydanlığı düzelten ceren görülmez. Sadece ses gelir.)

SAHNE:10  SABAH- CEREN- MUTFAK

Kahvaltı masasındadır, kahvaltı etmektedir. Merdivenlerden inen çocukların cıvıltısı gelir. Hemen kalkar.

SAHNE:10 SABAH- CEREN, ÇOCUKLAR- APARTMAN KORİDORU

Çocuklar merdivenlerden büyük bir patırtıyla inmektedirler (kamera çocuklarla birlikte iner.) Ceren’in katına geldiklerinde ceren kapıdadır. Çok mutlu bir şekilde bakmaktadır çocuklara. Çocukların arkasından aynı mutlulukla bakar. (kamera ceren’in atkından sonra inmez) çocuklar tekrar coşkuyla çıkıp ceren’in kucağına atlar boynuna sarılırlar. Ceren öpüp gönderir çocukları. Çocukların arkasından tekrar aynı gülümsemeyle bakar. İçeriye girecekken kameraya bakar. Yüzündeki gülümseme silinir. Çocukları ceren’e doğru gider kameranın olduğu noktadan. Ceren’in boynuna sarılır. O da sarılır çocuğa.

SAHNE:10 (ALTERNATİF)

Kapıda komşu adam vardır. Ceren’in kapıyı açmasıyla saldırır, (kadraj içeriye girer) içeri girmeye çalışır. Ceren kapıyı kapatmaya çalışır. Adam niyetini belli eden şeyler yapar.
Nihayet ceren kapıyı kapatır. (kadraj evin içinde, ceren’e çok yakın.) nefes nefesedir, üstünü başını düzeltir, açılan yerlerini kapatır.
(kadraj apartman koridorunda, çocukların geleceği noktada) ceren çekinerek açar kapıyı. Adam gitmiştir. Merdivenlerin aşağı ve yukarı taraflarına bakar olduğu yerden, yüzündeki ifade değişir, çocuğu ceren’e doğru gider kameranın olduğu noktadan. Ceren’in boynuna sarılır. O da sarılır çocuğa.


SAHNE:11 SABAH- CEREN- ÇOCUK- APARTMAN KORİDORU

(kadraj ceren’in yüzündedir.) Ceren çocuğun diğer omzuna koyar çenesini.
Öper.
Biraz ağlayabilir.
Çocuk ceren’i içeri çeker. (çocuğun yüzü görülmez.)

SAHNE:12 SABAH- CEREN, ÇOCUK- OTURMA ODASI

Çocuk ceren’i kanepeye yatırır. Çocukları da yanına yatarlar.
Çocuğa sarılır. Çocuk da ona sarılır.

SAHNE:13  AKŞAM- CEREN- OTURMA ODASI

Ceren kanepede uyanır. Hava kararmıştır.
(kadraj koridora alınır, bavulun arkasına) kanepede doğrulur. Kaşınır, dışarıya çevirir kafasını. Bavula bakar esnerken, gözünü kaşır vs. indirir ellerini iki yanına. Kalkar, çarşaf yastık getirir, kanepeye serer. Yatar, televizyonu açar. Kanal değiştirir. Hızlıca kalkıp bavulu salona koyar. Televizyonu kapatıp, yatar.

(bu sahne akşam iyice karanlık olmuşken çekilirse ışığı açmak üzereyken ayaktayken ışığı açar, esneyip kaşınırken kumandayı alıp televizyonu açar. Oturur yattığı kanepeye. Gözü bavula takılır. Gerisi aynı.) (belki çarşaf almaya gittiğinde selim’in kapısındaki tepsiyi yenileyebilir.)

Biraz sonra yine kalkar. Salonun ışığını açar. (kadraj hala koridorda.)

SAHNE:14  AKŞAM- CEREN- SALON

Salondaki bavulu açar.
Bavuldan kitaplar, kağıtlar, kalemler, çamaşırlar, elbiseler vs. çıkar. Ve mektuplar çıkar. Mektupların üzerinde incelendi mührü basılıdır ve gönderen Ceren Suruç, alıcı Selim Suruç’tur. Ceren hemen açar bir tanesini.

Mektuplar sırayla yazıları okunacak şekilde gösterilir.

1. Selim;                                                                                            08. 05. 2010

İlk mektubu senin yazmanı bekledim. Hatta defalarca aradım hapishaneyi. Seni merak ettiğimden değil, sen çocuğumun katilisin. Seni neden merak edeyim? Kaza günü geliyor hep gözlerimin önüne. Neyse. Sende pişman olacak vicdan da yoktur. Çocuğumuz, daha önünde uzun yıllar vardı. Sevgilisi olacaktı mesela. Evlenecekti belki ilerde o kızla, torunlarımız olacaktı. Gerçi sen, çocuğumun katili, onun hiçbir şeyi senin olamaz. Katilsin sen, kendini sessiz kalarak masum göstermeye, çaresiz, pişman göstermeye çalışma.

2. Selim;                                                                                            04. 06. 2010

Çarptığın arabadaki çiftlerin ana babaları ateş püskürüyor sana. Kızları hamileymiş, biliyor muydun? Sen artık dört kişinin katilisin. O ana babaya yalvarıyorum; senin mahvolman için ellerinden geleni yapsınlar diye. Selim, lanet olsun sana. Bir kadın için ne kadar zor biliyor musun başında bir erkek olmaması. Sadece dört kişinin katili olsan iyi, sen o gece beni de öldürdün. Sessiz kal, hapishanenin seni mahvettiğini düşünüp biraz da olsa yüreğime su serpebileyim.

3. Selim;                                                                                            09. 10. 2010

Çarptığın arabadakilerin ana babaları sakinleştiler. “Kaza” sonucunda evlatlarını kaybettiklerini, senin bir suçun olmadığını söylüyorlar. Sevinme, onları tekrar sana karşı doldurmak için elimden geleni yapacağım. Asıl büyük kaybı ben yaşadım çünkü. Oğlum daha gencecikti. İlk göz ağrımı aldın benden, canımın yarısını kopardın. Onlar seni affetse de ben seni asla affetmem. Oğlumun senin için ne değeri vardı ki zaten? Kokun yatağa sinmiş, yatak odasına uğramıyorum bile artık. Kokun bile midemi bulandırıyor.

4. Selim;                                                                                            15. 11. 2010

Artık ağlayamıyorum Selim. Kaza gecesi aklımdan çıkmıyor. Oğlumun kanlar içindeki hali aklımdan çıkmıyor. Ne yapsam unutamıyorum. Sana olan öfkem o kadar büyük ki, ağlayamayınca, oğlumun kanlar içindeki hali gözlerimin önüne her gelişinde öfkem katlanıyor. Çarptığın arabadakilerin ailesi şikayetlerinden tamamen vazgeçti. Çıkarım diye ümitlenme, dediğim gibi, elimden geleni yapıyorum onları sana karşı tekrar doldurmak için. Az bile yapıyorum.


SAHNE:15 AKŞAM- CEREN- ÇOCUK ODASININ KAPISI

Ceren bavulu Selim’in kapısına bırakır. Kapıyı çalar. Yine açmaz Selim. Yine çalar. Bavulu bırakır.
Duvarın kenarına çekilir. Üzgündür. Bekler. Dayanamaz, kapının koluna asılır. Kapı açılır.
Ceren şaşkındır.

SAHNE:16  GÜNDÜZ- SELİM- ÇOCUK ODASI

Selim’in geldiği ilk gündür. Ceren kapıyı çalar. Selim açmaz. Ayaktadır. Ceren’in gittiğini duyar. Yanındaki yatağa uzanır.
Yastığa sarılır.
Yastığı, çarşafı koklar.

SAHNE:17  GÜNDÜZ- SELİM- ÇOCUK ODASI

Kapı çalar. Selim yatakta yastığa sarılmış olarak açar gözlerini. Ceren kapıyı çalmaktadır. Tepsiyi koyar gider. (sesi gelir)
Selim doğrulur yatakta. Yüzünü elleriyle kapatır. Esner vs. Açar yüzünü, kitaplığa bakar oturduğu yerden. Kalkar kitaplığa gider.
Kitaplara dokunur. Fotoğraf makinesini bulur kitaplıkta.
Bakar, pili vardır. Düğmesine basıp açar, oturur.
Albümü açar. Önce karısının, sonra kendisinin, sonra karısı ve çocuğunun, sonra kendisinin ve çocuğunun, sonra sadece çocuğunun resimlerini görür.

SAHNE:18  AKŞAM- SELİM- ÇOCUK ODASI

Yatakta oturmuş makinedeki çocuğuna ait görüntüleri izlemektedir. Atletlidir. Ağlamaktadır Koridorun lambası yanar. Selim bakar kapının camına. Kapı çalar. (görüntüleri göstermeyi unutma)
Kapının önüne oturup kapıyı açar, aralar. Bir süre sonra elini uzatır. Biraz daha uzatır bir süre sonra. Sonra indirir kolunu. Bir süre bakar.


SAHNE:19 GÜNDÜZ- SELİM- ÇOCUK ODASI

Selim iç çamaşırlarıyla masanın başındadır. Bir kalem alır. Önündeki kağıda karısına bir şeyler yazar, mektup olarak. Beğenmez buruşturur, atar yere. Bir daha yazar, bunu da atar. Yazar atar.
Yerdeki buruşturulmuş kağıdın yanına bir tanesi daha düşer.
Bir tanesinin son satırlarını yazar. Kısa bir şeydir. Alır okumaya başlar.
Kağıtta yazanlar gösterilir.
Selim bunu da buruşturur, arkasına atar. Bir kağıt daha koyar önüne. Yine bir şeyler karalamaya koyulur.

SAHNE:20  GÜNDÜZ- SELİM- ÇOCUK ODASI

Selim yerde, buruşturulmuş bir kağıt topuna bakarak yatmaktadır. Döner, sırtüstü yatar hale gelir. Tavana bakar.
Kendisine vurmaya başlar.
Kendisine zarar vermeye başlar. Sesler çıkarır.

SAHNE:21  GÜNDÜZ- MAKET BIÇAĞI- ÇOCUK ODASI

Maket bıçağı kalemlikte durmaktadır. Selim’in kendisine vurma sesleri, acı çektiğine dair sesleri, tiz çığlıkları gelmektedir. Selim’in eli maket bıçağını alır.

SAHNE:22  GÜNDÜZ- SELİM- ÇOCUK ODASI

Maket bıçağını açar, şah damarına götürür, kesemez, zorlar kendini, yapamaz. Gözlerinden yaş gelir. Yüzünde çizikler, darp izleri vardır. Atletini çıkarır, avucunu, bıçağın sapını siler, yüzünü siler. Maket bıçağını tekrar götürür boynuna. Yine zorlar kendini. Gözlerini sımsıkı kapatır. Kadraj yavaşça kapı koluna kayar. Bu sırada selim’in sesi gelmektedir yine. bir iki tiz çığlık daha duyulur. kadrajda sadece kapının kolu vardır. Selim’in heyecanlı soluk alıp vermeleri duyulmaktadır. Eli yavaşça uzanır kapı koluna, kilidi sessizce çevirir. Kolunu yavaşça indirir. Kamera kapıyı göstererek yere iner.

SAHNE:23  AKŞAM- ÇOCUK ODASI

Koridorun ışığı yanar, ceren’in bavulu kapının önüne bırakışı duyulur. Kapı çalınır bir- iki defa. Bir süre sonra kapı açılır.

SAHNE:24  AKŞAM- CEREN, SELİM- ÇOCUK ODASI

Selim, başı ellerinin arasında, sırtı duvara yaslanmış vaziyette durmaktadır. Kapı açılır (kadraj selim’de). Kapı açılınca (kadraj ceren’de) ceren sadece selim’e bakar.

SAHNE: 25 çocuğun görüntüleri gösterilir.

SON

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder